Çoklu kişilik bozukluğu, kişinin içinde birden fazla kişiliğin bulunabildiği ve her bir kişilik özel bir kimlik, duygu, düşünce ve hareket tarzı ile kişiliğinin temel özelliklerini paylaşan bir psikiyatrik bozukluktur. Bu bozukluk çoğu zaman günlük yaşam içinde kişinin başa çıkmasına engel olabilen kompleks ve karmaşık bir durumdur. Çoklu kişilik bozukluğu (ÇKB) genellikle, psikiyatristler tarafından, tanımlanmış belirli özellikleri olan ve her bir kişilik tarafından farklı yöne doğru hareket edebilme durumunu gösteren bir durum olarak tanımlanır.
Çoklu Kişilik Bozukluğu Nelerdir?
Çoklu Kişilik Bozukluğu, kişi içinde birden fazla kişilik bulunmasıyla ortaya çıkar. Her bir kişilik özel bir kimlik, duygu, düşünce ve hareket tarzının yanı sıra kapsamlı bir anı yığını olarak kişiliğin temel özelliklerini paylaşır. Çoklu Kişilik Bozukluğu kavramı, bir kişide aynı anda birden fazla kişilik olduğu durumu tanımlamak için kullanılır. Her kişiliğin kendine özgü kimliği, davranışları, duyguları, düşünceleri ve anıları vardır.
Çoklu Kişilik Bozukluğunun Semptomları Nelerdir?
Çoklu kişilik bozukluğu çoğu zaman bazı özellikleri gösteren belirli semptomlar ile ortaya çıkar. Genel olarak semptomları şunlardır:
- Kişinin kendini, kimlikler arasında birden çok kişilik olarak hissetmesi
- Kişinin her bir kişilik arasında geçiş yapabilmesi
- Her bir kişilik tarafından farklı yöne doğru hareket edebilme durumu
- Kişinin kontrolünü kaybedebilmesi
- Uyku ve uyanıklık arasındaki geçiş sırasında yaşanan zorluklar
- Kişiyi etkileyebilen düşüncelerin zihinsel dengesizlik halini alması
- Çoğu zaman kötü bir geçmişten kaynaklanan travmatik etkilerin yaşanması
Çoklu Kişilik Bozukluğunun Tedavisi
Çoklu kişilik bozukluğunun tedavisi, hastanın çoklu kişilik bozukluğu ile ilgili her bir tecrübesinin, düşüncelerinin ve duygularının tam olarak anlaşılmasını ve kontrol edilmesini sağlamak için psikoterapi seanslarının kullanılmasıyla gerçekleştirilir. Psikoterapi yanı sıra, kişinin hafızasını geliştirmesine yardımcı olan ilaçlar da hastanın semptomlarını hafifletmek için kullanılır.
Çoklu Kişilik Bozukluğu, felsefi bir konu olarak farklı disiplinlerden insanların çok katmanlı incelemeler yapmalarını gerektirmektedir. Çoğu zaman bu bozukluk, psikolojik ve psikiyatrik tanımlar ile açıklanıyor. Ancak, Çoklu Kişilik Bozukluğu'nun felsefi anlamını anlayabilmek için, temel kavramları ve ögeleri anlamak ve daha derin onağıları incelemek gerekir.
Çoklu Kişilik Bozukluğu, kişinin kendini tek bir kişilik olarak görmesinin veya hissetmesinin ötesinde, kendisiyle olan ilişkilerinin, süregelen davranışlarının ve bazı durumlar için farklı kimliklerin kendini anlatma şeklinde buluşmasıyla tanımlanır. Bu kimlikler, tek bir kişiye ait farklı hisleri ve düşünceleri içerebilir. Bu noktada, çoklu kişilik bozukluğu kişinin öznelliğine dair bazı soruları gündeme getiriyor.
Bunlardan biri, ne kadarının kendi öznel kişiliğimiz ve ne kadarının başkalarından edindiğimiz kimlikler olduğudur. Eğer kişi birçok kimliği kendinde taşıyorsa, bu kimliklerin her biri ne kadar kendi oluşumundan sorumludur? Bu durumda, kimliğin ne kadar kişinin benliki olduğu sorgulanabilir. Bununla ilgili olarak, özneden kimliğin kalıcı olup olmadığı, kimliğin oluşumu için sorumlulukların nasıl dağıtıldığı, kimliğin kurulumu ve değiştirilmesi için zorlukları ve bunun gibi felsefi konuların hepsi Çoklu Kişilik Bozukluğu'na dair önemli bir konudur.
Bununla birlikte, Çoklu Kişilik Bozukluğu, kişinin insanlar arası ilişkilerine dair önemli konuları da gündeme getiriyor. Bu bozukluk, kişinin nasıl başkalarıyla iletişim kurabileceği ve kişinin nasıl diğer insanlar tarafından algılandığı hakkındaki önemli soruları gündeme getiriyor. Son olarak, Çoklu Kişilik Bozukluğu, kişinin varlığının anlamı hakkındaki soruları gündeme getiriyor. Buna göre, kişinin kimliği, bu kimliğin ne kadarı kalıcı, ne kadarı değişken ve bu kimliğin kişiyi ne kadar tanımladığı, gibi felsefi konulara dair önemli soruların cevaplanması gerekiyor.